Sağlıklı gülümsemeler..
0 532 545 60 99

Çene eklemi rahatsızlıklarının sebepleri

Çene eklemi rahatsızlıkları birçok sebepten kaynaklanıyor olabilir.

Bunlardan birincisi travma dediğimiz fiziksel yaralanmalardır. Travma iki şekilde meydana gelebilir. Birincisi makrotravmadır.  Makrotravmalar çeneye alınan direkt darbeler, trafik kazalarında meydana gelen sarsılmalar olabilir. Yine diş hekimliği müdaheleleri esnasında ağzın uzun açık kalması çene ekleminde hasara neden olabilen makrotravmalardandır.  Mikrotravma ise, eklemin uzun bir süre boyunca tekrarlayan küçük kuvvetlere maruz kalmasıdır. Diş sıkma ve diş gıcırdatma alışkanlıkları çene eklemine zarar veren mikrotravmalara örnektir. Yine dişler arasındaki kapanış uyumsuzlukları her çiğneme esnasında eklemin mikrotravmaya maruz kalmasına neden olurlar.

Eklem problemlerinin bir diğer nedeni emosyonel strestir. Stres aslında vücudun kendini savunmasını sağlayan bir korunma mekanizmasıdır. Ancak stres uzun süre devam eder ise vücudumuzda istenmeyen değişimlere neden olur. Bunlardan bir tanesi kasların normalden farklı kasılmasıdır. Özellikle yanak bölgesindeki çiğneme kası strese cevap olarak en çok kasılan kaslarımızdan biridir. Çiğneme kaslarının bu şekilde normalden farklı çalışması, çene eklemi hasarlarına ve şikayetlerine neden olabilir.

Dişler arasındaki kapanış bozuklukları, çene eklemi şikayetlerinin en önemli nedenlerinden biridir. Çiğneme dinamik bir kavramdır ve bu esnada dişler arasında farklı temaslar ortaya çıkar. Eğer bu temaslar çene eklemini oluşturan yapıları normal konum ve dengesinden uzaklaştıracak şekilde olur ise  eklem şikayetleri ortaya çıkar. Alt ve üst çenenin normalden farklı büyüme modeli sergilemesi de çene eklemi şikayetlerine neden olabilir.

Çene eklemi rahatsızlıklarının bir diğer nedeni derin ağrı girdisi adı verilen, komşu dokular kaynaklı ortaya çıkan eklem şikayetleridir. Örneğin, şiddetli bir diş ağrısı durumunda hasta o bölge ile çiğnemek istemez, farklı çiğneme paternleri geliştirir. Ağız açmasını kısıtlayarak oluşabilecek hasarı önlemeye çalışır. Yine yüksek yapılan bir diş dolgusu durumunda, hasta normal çiğnemesine engel olan o yüksekliği elimine etmek için farklı çiğneme şekilleri geliştirir. İşte çiğneme kaslarının normalden farklı çalışmasına neden olan bu durumlar çene ekleminde ağrı şikayetine yol açabilir. Bu durumlar dikkatlice değerlendirilmeli, ağız içerisinde hastanın farklı çiğnemesine yol açabilecek bir durum var ise öncelikle o durum tedavi edilmelidir.

Parafonksiyonel hareketler adı verilen, çenelerin normalden farklı kapanmasına neden olan  alışkanlıklar da çene eklemi hasarına yol açabilir. Diş sıkma ve diş gıcırdatma parafonksiyonel hareketlere örnektir. Yine sakız çiğneme, tırnak yeme de parafonksiyonel hareketlerdir.

Yukarıda saydığımız tüm bu etmenlerin çene eklemi rahatsızlıklarına yol açtığı bilinmekle birlikte, hastanın adaptasyon kapasitesi kavramı da göz önünde bulundurulmalıdır. Çünkü hastanın yaşı, cinsiyeti, genel sağlık durumu, hormonal durumu, uyku bozuklukları, beslenme alışkanlıkları gibi faktörler hastanın adaptasyon kabiliyeti üzerinde etkilidir ve saydığımız temel eklem problemi sebepleri   üzerinde rol oynarak eklem probleminin ortaya çıkma potansiyelini değiştirdiği unutulmamalıdır.

Dr. Dt. Asiye PAMPU

Benzer Gönderiler

bir yorum bırakın